Yıllar geçtikçe unutulmaya yüz tutan aile gelenekleri, bir çiftin azmi sayesinde yeniden hayat buluyor. Türkiye'nin küçük bir köyünde, 21 yıldır eşiyle birlikte dedelerinden kalan mirası yaşatan Sedat ve Özlem Yılmaz, geleneksel el sanatlarının yanı sıra, çiftçilik yaparak da köylerindeki kültürel dokuyu korumaya çalışıyor. Aile geçmişini sürdürmek için ile birlikte şekillendirdikleri bu özel projede, hem kendilerine hem de topluma örnek oldular.

Dedelerinden Kalma Mirasın Peşinde

Sedat Yılmaz, dedelerin çiftçiliği ve el sanatlarını çok severek yaptıklarını, bu işin sadece bir ekonomik uğraş değil, aynı zamanda bir yaşam biçimi olduğunu belirtiyor. Genç yaşta dedeleriyle birlikte çalışarak, onların bilgi birikiminden faydalanan Yılmaz, bu mirası eşi Özlem ile birlikte sürdürmeye kararlı. "Dedelerimizin ne kadar emek harcadığını görünce, işin ne kadar değerli olduğunu anladım. Biz de bu geleneği yaşatmak için elimizden geleni yapıyoruz," diyor Yılmaz.

Çift, dedelerinin işlediği geleneksel el sanatlarını güncelleyerek modern tasarımlarla harmanlamayı da başarıyor. Özellikle, kooperatif çatısı altında çalışarak, hem yerel hem de uluslararası pazarlarda kendilerine yer bulmayı hedefliyorlar. El yapımı ürünlerin yanı sıra, kooperatifleri aracılığıyla organik ürünler de üreten çift, bu sayede hem ekonomik kazanç sağlıyor hem de sağlıklı gıda tüketimine katkıda bulunuyor.

Topluma Değer Katmayı Hedefliyorlar

Sedat ve Özlem Yılmaz, kurdukları kooperatif sayesinde sadece kendi ürünlerini satmakla kalmayıp, aynı zamanda köylerindeki diğer üreticilere de destek olmayı amaçlıyor. "Köydeki diğer çiftçilerimizle işbirliği yaparak, kolektif bir güç oluşturmayı hedefliyoruz. Hepimiz birlikte ilerlersek, bu gelenek ve değerlerimizi koruyabiliriz," diyor Özlem Yılmaz.

Düzenledikleri atölyelerle, genç nesillere de bu değerli bilgileri aktarmaya çalışan çift, köydeki çocuklara el sanatları ve organik tarım konusunda eğitimler veriyor. "Köydeki gençlerin bu geleneksel sanatsal değerleri öğrenmesi ve sürdürmesi bizim en büyük istediğimiz. Onların bu işleri sahiplenmesi, geleneklerimizi gelecek nesillere taşımak için çok önemli," şeklinde konuştu. Bu bağlamda, istihdam yaratma misyonlarını da sürdürüyorlar.

Sonunda, Sedat ve Özlem Yılmaz, geçtiğimiz yıllarda katıldıkları yerel festivalde, ürettikleri el yapımı ürünlerle büyük ilgi gördüler. Bu sayede, dedelerinin mirasını sadece yaşatmakla kalmayıp, ona yeni bir hayat kazandırdılar. Geçmişlerinden gelen bilgileri harmanlayarak, modern yaşamın gereksinimlerine uygun hale getirmeyi başaran çift, elde ettikleri başarılarla alkış toplayarak, diğer girişimcilere de örnek oldular.

Yıllardır süregelen bu güzel hikaye, çocukluk hayallerinin peşinden koşmanın ve dedelerin mirasına sahip çıkmanın önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Sedat ve Özlem’in hikayesi, sadece kendi aileleri için değil, aynı zamanda tüm toplum için ilham kaynağı olmayı sürdürüyor. “Her zaman daha iyisini yapabilmek için çalışıyoruz. Gelecek kuşaklara bırakacağımız en güzel miras, bu değerlerimiz olacak,” diyor Yılmaz çifti, hayal ettikleri gelecek için umutla. 21 yılın ardından, dedelerinin hatıralarını yaşatmaya devam eden bu çift, kesinlikle daha keşfedilecek pek çok hikayeye sahip.